Coumadin, kan sulandırıcı bir ilaçtır (antikoagulan). Anti “karşıt” demektir, koagulan ise “pıhtılaştıran” anlamındadır. Antikoagulan, kan damarlarında kan pıhtılarının oluşumunu önleyen anlamında kullanılır. Coumadin adı, aslında piyasa adıdır. İçinde aktif madde olarak “warfarin sodyum” bulunur. Warfarin 1940’lı yılların başında Dr. Link ve arkadaşları tarafından bir bitkiden (tatlı yonca) keşfedildi ve 1955 yılından itibaren ilaç olarak kullanıldı. Bu maddenin patent hakkı Dr. Link tarafından Wiskonsin Alumni Research Foundation’ dan alınmış ve warfarin adı da buradan türetilmiştir (aynı yıl ABD başkanı Eisenhower kalp krizi geçirmiş ve tedavisinde warfarin kullanılmıştı.).
Burada, warfarin yerine daha çok bilinen ilaç ismi olan coumadin adıyla anılmasını uygun buldum.
Vücutta çeşitli nedenlerde pıhtı oluşumuna eğilim artabilir. Bu durumlarda oluşan pıhtılar yerinden koparak hayati organlarımıza (kalp, beyin, böbrek vs) giden damarları tıkayıp ciddi problemlere neden olabilir. Örneğin pıhtı beyine giderse inmeye (felç) neden olabilir.
Coumadinin etkisi dozla doğru orantılıdır. Yani doz arttıkça etki daha da artar (kan daha da sulanır). Çok yüksek dozlarda kendiliğinden kanamalar da görülebilir. Coumadinin işe yarayabilmesi için kanda belirli bir düzeyde olması (yani kanın belirli bir oranda sulanması ) gerekir. Daha az olursa, işe yaramaz ve yine pıhtılar oluşur. Çok fazla olursa bu sefer de kanamalar görülebilir. Etkili olan bu dozu ayarlamak için kan testi yapılır. Doktorunuzun isteği üzerine yapılan bu kan testleri; İNR testidir. Eskiden bu amaçla protrombin zamanı (PT) kullanılıyordu. Günümüzde de halen kullanılmakla birlikte takipte İNR daha değerlidir. İlacı hangi dozda alacağınızı ve kan testlerinizin değerinin ne olması gerektiğini doktorunuz ayarlayacaktır. İlaç dozu kan testi değerlerinize göre ayarlanacaktır. Almanız gereken Coumadin miktarı zamanla değişebilir, bu nedenle doktorunuzun önerdiği zamanlarda kan testini yaptırıp doktorunuza danışmanız gerekir.
Arzulanan INR değerleri hastalığa göre değişmektedir:
Hastalık | INR |
---|---|
DVT/PE | 2.0-3.0 |
Atrial Fibrilasyon | 2.0-3.0 |
Mekanik kalp kapağı | 2.5-3.5 |
DVT: bacak toplardamar pıhtılaşması, PE: Akciğer embolisi |
Coumadin’i her gün aynı saatte ve doktorunuzun size önerdiği şekilde almaya çalışın. İlacı almayı unuttuğunuz takdirde, unutulan tableti, aynı gün içinde mümkün olduğunca çabuk içmeye çalışın. Telafi amaçlı da olsa asla ertesi gün 2 doz birden Coumadin kullanmamalısınız.
Zaman içinde kullanmanız gereken Coumadin miktarında değişiklikler olabilir. Onun için belli zamanlarda (doktorunuzun size söyleyeceği sıklıkta) İNR testi yaptırmalısınız.
Coumadin ülkemizde ortadan bölünebilir çentikli olarak 5 ve 10 mg’ lık dozlar halinde bulunuyor. İlacınızı alırken mutlaka doğru dozda (5 veya 10) verildiğine emin olunuz. Yurtdışında ise yine aynı isimle, çok daha hassas doz ayarlamalarına imkan veren çok çeşitli miligramlarda (her biri ayrı renklerde) bulunuyor.
Coumadin’i ilk kullanmaya başladığınız günden sonra 3-4 günde bir yapılması gereken kan testleri, coumadinin etkisi istenilen düzeye ulaştıktan sonra 3-4 haftada bire düşürülür ve bu şekilde gider. Bu testler doktorunuz tarafından belirlenecek Coumadin miktarının doğru saptanmasını sağlar.
İNR testinin periyodik aralıklarla tekrarlanması, ilaç tedavisinden maksimum yarar sağlanması açısından gereklidir.
Kullanılan diğer ilaçlar, uygulanan diyetler ve hastalıklar, ilaç etkinliğinin, dolayısıyla da İNR oranının değişmesine neden olabilir. Aslında coumadin alınması gereken dozu bakımından dertli olan bir ilaçtır. Bir çok şeyler etkinliğini değiştirebilir. Bu durum alan kişiden bağımsız olabilir, yani kişinin bir hatasından olmayabilir. Onun için zaman zaman ilacın dozunun ayarlanması gerekebilir.
En önemli yan etki kanamalardır:
hemen doktorunuza başvurmanız gerekmektedir.
Pek sık görülmemekle birlikte Coumadin’in ciddi yan etkilerinden biri de “deri nekrozu (harabiyet)” ve “mor parmak” sendromudur.
Coumadin, reçeteli ve reçetesiz satılan bir çok ilaçla etkileşimde bulunur. Bu nedenle, herhangi bir ilacın kullanımına başlamadan, kullanımını bırakmadan veya ilaç değiştirmeden önce mutlaka doktorunuza başvurmalısınız. Reçetesiz satılan ve Coumadin ile etkileşen bazı ilaçların arasında; romatizma ağrılarında kullanılan ağrı kesici ilaçlar, aspirin, mide ülserinde kullanılan bazı ilaçlar (simetidin, ranitidin), K vitamini içeren vitamin hapları bulunmaktadır. Bitkisel ilaçlar da Coumadin ile etkileşime girebilir. Bitkisel ve doğal ürünler kullanıyorsanız, doktorunuzu bunlar hakkında bilgilendiriniz.
Besinlerle aldığınız K vitaminindeki büyük değişiklikler, Coumadin’in vücudunuza olan yararını olumsuz yönde etkileyebilir. Uyguladığınız diyeti dengeli tutmanız, aldığınız K vitamini seviyesini belirlemekte son derece önemlidir. Örneğin 10 günde bir ıspanak yemeği yiyorsanız aynı sıklıkta yemeğe devam edebilirsiniz. Ama bir hafta süreyle her gün ıspanak yerseniz, coumadin etkinliği azalacak yani İNR düşük çıkacaktır.
Yemek düzeninizde büyük değişiklikler yapmadan önce, lütfen doktorunuza danışınız. Eğer yaptığınız değişiklikler, sağlık sorunlarınızdan kaynaklanan zorunlu değişiklikler ise, bu durumda da doktorunuzu bilgilendirmeniz gerekmektedir.
Hayır. Tek yapmanız gereken, diyetinizi dengeli tutmanızdır. Sağlıklı bir beslenme için gerekli olan besinler de (yapraklı yeşil sebzeler ve bazı baklagiller gibi) içerdikleri K vitamini açısından zengin olabilirler. Önemli olan besin dengesini sağlayabilmektir. Çünkü coumadin dozu sizin yemek tarzınıza göre ayarlanacaktır. Ne yazık ki bir çok yerde (ve bilgi kirliğinin çok yoğun olduğu internette) coumadin kullananlara, son derece yararlı ve sağlıklı olduğu kesin kanıtlanmış olan yeşil sebzeler yasaklanmaktadır. Bu doğru değildir: Bu besinleri her zaman hangi sıklık ve miktarda tüketiyorsanız aynı şekilde tüketmeye devam ediniz. Çünkü ilacınız her zaman aldığınız diyete göre ayarlanır.
Pişirilen, dondurulan veya kurutulan besinlerin içerdiği K vitamini miktarı, tazeyken içerdikleri miktarla aynıdır.
Orta miktarda K vitamini içeren besinler:
Yüksek miktarda K vitamini içeren besinler (bunlar genel olarak yeşil sebzelerdir):
UNUTMAYINIZ Kİ; hangi besinin daha çok K vitamini içerdiğinden daha önemlisi, sizin diyetinizin dengeli olmasıdır. Yani hangi besinden ne kadar sıklıkta alıyorsanız aynı sıklıkta almaya devam etmelisiniz.
Eskiden pıhtı oluşumunu engelleyen ve ağızdan alınan tek ilaç coumadin iken günümüzde coumadinin bir çok alternatifi bulunuyor. Yeni çıkan bu ilaçları alırken belli zamanlarda kan testi ile doz ayarlamak gerekmez. Yalnız bu ilaçlar, kapak hastalığı (mitral darlığı) sonucu gelişen atrial fibrilasyon ile metalik kalp kapaklarında coumadinin yerini alamamıştır.
Ayrıntılı Bilgi: