Kahve sevenlere güzel haber. Uzun zamandır kahvenin ritim bozukluğu oluşturduğuna inanılır ve doktorlar da bu durumlarda içilmesini istemezlerdi. Ama bu durum değişecek gibi görünüyor.
Aslında bu konuyu irdeleyen çok az çalışma bulunuyor. Yeni bir çalışma sonucuna göre; kahvenin ritim bozukluğu ile ilgisi olmadığı bulundu. Hatta kahve içenlerde, ritim bozukluğu ile hastaneye başvuru sayısında azalma görüldü.
130.054 kişide kahve içme alışkanlıklarının araştırıldığı çalışmada kahvenin ritim bozukluğu oluşturmadığı, tam aksine günlük kahve tüketimi ile ritim bozukluğu nedeniyle hastaneye gidiş arasında ters bir ilişki olduğu ortaya çıktı. Yani günlük ne kadar çok kahve tüketilirse, ritim bozukluğu o kadar az görülüyordu. Çalışmayı yöneten Dr. Arthur Klatsky; “Kahve oldukça karmaşık bir
maddedir. İçinde bulunan antioksidan gibi maddeler ritim bozukluklarının azalmasında rol oynayabilir.” dedi. Fakat ilginç olarak Dr. Klatsky, bu koruyucu etkinin kafeinsiz kahvede bulunmadığını, dolayısı ile koruyucu etkinin bizzat kafeinden kaynaklanabileceğini söyledi.
Araştırmacılar, gözlemsel olarak yapılan bu çalışmanın sonuçlarının daha büyük ve kontrollü çalışmalarla desteklenmesi gerektiğini de belirtiyorlar. Ancak yine de, bu araştırma ile, ritim bozukluğu olan kahve severlere veya ritim bozukluğu korkusu ile kahve içemeyen kahve severlere güvenli bir şekilde kahve içmenin yolu açılıyor diye düşünebiliriz.
Hasan AS, Morton C, Armstrong MA, et al. Coffee, caffeine, and risk of hospitalization for arrhythmias. EPI|PNAM 2010 (the Cardiovascular Disease Epidemiology and Prevention and Nutrition, Physical Activity, and Metabolism 2010 Conference); March 2-5, 2010, San Francisco, CA. Abstract P461.