Türkiye’de tuz ile ilgili gerçekler

Tuz, ülkemiz insanları için büyük problem. Dünya’nın bir çok yerine göre tuz tüketimimiz çok fazla. Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği‘nce gerçekleştirilen çalışmada;

  • Erkekler (günde 19.3 gr) kadınlara (günde 16.8 gr) göre daha fazla tuz tüketiyor,
  • Kırsal alanda yaşayanlar ise kentlilere göre daha fazla tuz tüketiyor,
  • Ege ve karadeniz bölgesindekiler Türkiye ortalamasının altında tuz tüketiyor,
  • Yaklaşık her 6 gr (bir çay kaşığına karşılık gelir) tuz alımında sistolik (büyük) kan basıncı 3.5 mmHg, diyastolik (küçük) kan basıncı ise 2.5 mmHg yükseliyor.

Bu arada Dünya Sağlık Örgütü’nün tavsiye ettiği günlük tuz alımı 5-6 gr olduğunu belirteyim.

Peki alınan tuz nerelerden geliyor. Bu konuda da dernek ayrıntılı bir araştırma yaptı ve sonuçları geçtiğimiz günlerde açıklandı (SALTurk2 çalışması). Buna göre; günlük alınan tuzun %12,6’sı sofraya konan tuzdan, %31.9’sı ekmekten, %55.5′ i ise yemekte bulunan tuzdan geliyor.

Yemekteki tuzun ise;

  • %2.15’i doğal olarak besinde bulunan tuzdan,
  • %10.75’i işlenmiş besinlerle gelen tuzdan ve
  • %42.62′ yemeğe eklenen tuzdan oluşuyor.

İşlenmiş besinlerle gelen tuz ise en fazla;

  • kahvaltılıklarla (işlenmiş besinlerle gelen tuzun %58’ini),
  • turşu vb gibi tuzlu yiyeceklerle (%17) ve
  • et, tavuk, balık ve et ürünleri (%12) ile alınıyor.

SONUÇ:

Çok tuz tüketiyoruz. Bundan dolayı kalp damar sağlığımız tehlikede. Tuz büyük ölçüde ekmek ve yemeğe atılan tuzdan alınıyor. Sağlıklı yaşamak için sofradan tuzluğu kaldırmalı ve yemeğe çok daha az tuz atmalıyız. Bu konu ile ilgili olumlu bir  gelişme de 4 Ocak 2012’de bir tebliğ ile; ekmekteki tuzun 100 gr başına 1.75 gramdan 1.5 grama indirilmesi oldu.

 

Konuyla ilgili:

Tuz neden önemli

Tuzun yanlış bilinenleri