Elektrokardiyogram (EKG)

Konu Başlıkları:

  1. Efor Testi
  2. Ekokardiyografi (eko)
  3. Ritim Holter Tetkiki
  4. Sürekli Kan Basıncı Ölçüm Sistemi (ABPM)
  5. Elektrokardiyogram (EKG)
  6. Event Recorder (olay kaydedici)
  7. Talyum Sintigrafisi

Elektrokardiyogram (EKG)

Prensip Kalbin çalışması sinüs düğümünden çıkan elektrik uyarıları ile olur (Bakınız kalbin iletim sistemi). Normalde dakikada 60-80 defa çıkan bu uyarılarla önce atriumlar (sol ve sağ kulakçık) kasılır ve içindeki kanı karıncıklara (ventriküller) boşaltırlar, daha sonra ise (belli bir gecikmeden sonra) karıncıklar kasılır ve kulakçıklardan kendilerine gelen kanı aorta ve akciğer atardamarına (pulmoner arter) atarlar (Bakınız kan dolaşımı). Kalpte oluşan bu elektrik akımlarının kağıda yazdırılma işlemine elektrokardiyografi (EKG), yapan cihaza EKG cihazı, yazdırılan kağıda ise  elektrokardiyogram denir. Bu akımlar milivoltlar düzeyinde yani oldukça düşük amplitüdlü oldukları için bunların yükseltilerek (amplifiye edilerek) yazdırılmaları gerekir ki bu işi EKG cihazları yaparlar. Pratikte EKG denince bu  elektrik akımlarının yazdırıldığı kağıt anlaşılmaktadır.

EKG, kalbin özellikle ritmi, damar hastalıkları, kalp krizi ve kalp kasının kalınlaşmaları hakkında değerli bilgiler verir. EKG; basit olması, hasta açısından zahmetsiz olması, her yerde uygulanabilir ve ucuz olması nedeniyle yaygın olarak kullanılmaktadır.

EKG’nin yararlı olduğu durumlar

  • Koroner arter hastalığı: kalp damarlarının ateroskleroz sonucunda daralması ve kalbin beslenmesinde problem yaratması,
  • Kalp krizi: yeni veya eski,
  • Aritmiler: ritim ve iletim bozuklukları (kalbin hızlı çalışması -takikardi- veya yavaş çalışması -bradikardi- ile seyreden hastalıkları, atrial fibrilasyon),
  • Kalp kası kalınlaşmaları (hipertrofiler),
  • Kardiyomiyopatiler (kalp kasının çeşitli nedenlere bağlı hastalıkları),
  • Perikarditler (kalp zarının çeşitli nedenlere bağlı iltihapları),
  • Miyokarditler (kalp kasının çeşitli nedenlere bağlı iltihapları),
  • Bazı doğumsal kalp hastalıkları.

Bu arada hemen belirtmek gerekir ki EKG, tek başına tanıda yararlı olmayabilir. Özellikle kalp damar hastalıklarında mutlaka hastanın şikayeti, muayene bulguları ve gerekirse diğer laboratuar yöntemleri ile birlikte değerlendirmek gerekir.

Tipik bir EKG. Eski cihazlarda tüm kayıtlar sırayla düz şerit şeklinde bir kağıda alınırken, günümüzde modern EKG cihazları tüm kayıtları bir A4 veya daha küçük boyutlu kağıda alabilmekte ve böylece saklamak daha kolay olmaktadır.

Teknik

EKG çekilmesi için hastanın özel olarak hazırlanmasına gerek yoktur. İşlem ağrılı veya hasta açısından sıkıntılı bir işlem değildir. Her hangi bir yerde, hasta yatar durumdayken çekilebilir. EKG cihazına bağlı olan bir kablo aracılığı ile 2 kola, 2 bacağa ve 6 tane de göğüs bölgesine elektrod denilen metal plakalar tutturulur. Böylece bu elektrodlar aracığı ile kalpte oluşan elektrik potansiyelleri kağıda  yazdırılır. Toplam işlem süresi 1-2 dakikadır. Ancak, özellikle ritim probleminin olduğu durumlarda daha uzun süre ritim kaydı alınabilir.

Bu arada önemli bir konu daha var; günümüz EKG cihazlarının hemen hemen tamamı termal kağıtlara kayıt yapar. Termal kağıtlar ısı ile siyaha döndüğü için yazıcı uç ısıtılarak kalem gibi yazması sağlanır. Onun için bu kağıtların ışıktan ve sıcaktan korunması gerekir. Aksi takdirde zaman içinde çizgiler solarak kaybolabilir.

EKG’deki bir dalganın ayrıntısı. Kalbin bir atımı süresince oluşan elektrik dalgaları. Bu dalgalar P, Q, R, S, T dalgalarından ve çeşitli aralıklardan (PR intervali, QT intervali gibi) oluşur. P dalgası atriumların (kulakçıklar), QRS dalgası ise ventriküllerin (karıncıklar) kasılması sırasında oluşurlar. Bu dalgaların şekillerine ve bazı aralıkların uzunluklarına bakarak kalpte oluşan bu elektrik olayları hakkında bilgi sahibi oluyoruz.

Gerekli olan durumlarda özel cihazlarla daha uzun süreli (24-72 saat) ritim kayıtları alınabilir. Bakınız: Ritim Holter ve Event Recorder

Event Recorder (olay kaydedici) »