Aspirin almalı mıyım?
Aspirin kalp ve beyin damar hastalıklarından koruyucu olduğu kadar, düzenli
alan damar hastalarında
kalp krizi ve
inmeleri de önlüyor (pirimer korunma).
Bundan başka, daha önce kalp damar hastası veya beyin damar hastalığı olan
hastalarda da krizlerin veya inmelerin tekrar etmesini önlüyor veya bunlar
olduğunda daha hafif geçirilmesini sağlıyor (sekonder korunma).
Aspirinin, kalp damar hastası olan (kalp krizi geçirenler, koroner bypas
olanlar,
koroner
anjiografide kalp damarlarında darlık tespit edilenler) veya beyin damar
hastalığı olan (inme -strok- geçiren, geçici iskemik atak -TİA-
geçiren veya beyin damarlarında darlık saptanan) hastalardaki yararı tartışılmaz
ve eğer aspirin almasına engel durumu yoksa mutlaka verilir (sekonder korunma).
Son yıllarda aspirinin başta kalın bağırsak (kolon) kanseri olmak üzere bazı
kanserlerden koruyucu olduğu da ortaya çıktı. İlerde kimbilir daha hangi
yararlarını keşfedeceğiz.
Sekonder korunmada aspirinin yararı tartışılmaz. Bundan sonra söyleyeceklerin
pirimer korunma (kalp damar veya beyin damar hastalığı olmayan kişiler) ile
ilgili.
Madem öyle, aspirin böylesine mucize bir ilaçsa, kalp ve beynin damarsal
hastalıklarıyla ve kolon kanseriyle uğraşacağımıza, pirimer korunma amaçlı
olarak yetişkin olan herkese tavsiye edelim.
Bir ara öyleydi de. Gerek doktorlar hastalarına, gerekse hastalar
yakınlarına, yukarıda bahsettiğim hastalıklardan korunmak için aspirin tavsiye
eder hale geldiler.
Artık öyle olmaması gerektiğini biliyoruz. Çünkü aspirin alan insanlarda bu
olayların olmayacağının garantisi yok ve en önemlisi aspirin bazen hayata mal
olan kanama yapıyor (özellikle sindirim sisteminde -ve özellikle de midede-).
Şimdi son çalışmaların ışığında, en son kabul edilen görüşe göre pirimer
korunma amaçlı kimlere aspirin
tavsiye edilmeli;
50-59 yaşlarında olan insanlarda, kanama artırıcı risk taşımayan ve gelecek
10 yıldaki kalp damar hastalığına veya inmeye yakalanma riski %10* veya daha
fazlaysa aspirin alması öneriliyor.
60-69 yaş arasındakilerde ise; kanama artırıcı risk taşımayan ve
gelecek 10 yıldaki kalp damar hastalığına veya inmeye yakalanma riski %10* veya
daha fazlaysa aspirin alması öneriliyor. Yalnız bu yaş aralığındaki insanlar,
50-59 yaş aralığına göre kanamalar yönünden daha hassas olmasından dolayı (çünkü
yaş ilerledikçe kanama riski artıyor) potansiyel yarar-zarar doktor tarafından
değerlendirmeli ve ona göre hareket edilmeli deniyor.
50 yaşından küçük ve 70 yaş veya daha büyük kimselerde koruyucu amaçla
aspirin önerilmiyor.
Aşağıdaki durumlarda aspirin kullanılması durumunda, artmış kanama riski
bulunur ve alıp almama konusunda hastalar doktorlarına danışmalıdırlar;
Daha önce sindirim yolu kanaması geçirenler, aktif ülseri olanlar, aspirin
dışında kan sulandırıcı kullananlar, kanamaya eğilimi olanlar, ağrı kesici-romatizmal
ilaç, ginkgo biloba veya omega-3 alanlar, hipertansiyonu kontrol altında olmayanlar. Kanama riski
erkeklerde, kadınlara göre daha fazla.
Koruyucu amaçla aspirin 81 mg gibi en düşük dozda öneriliyor ve kullanan
kişilerde, aspirin olumlu etkisini 10 yıldan fazla düzenli kullanıldığında
gösteriyor.
*Gelecek 10 yıldaki aterosklerotik damar hastalığına yakalanma riski (kalp
damarlarında veya beyin damarlarında probleme yol açan hastalık olması), yapılan
çalışmalar sonucunda bir takım risk faktörleri girilerek formül sayesinde
hesaplanıyor (Formüle -ingilizce- ulaşmak için
tıklayınız.).
Aspirin Use for the Primary Prevention of Cardiovascular Disease and Colorectal
Cancer: U.S. Preventive Services Task Force Recommendation Statement. Ann Intern
Med. 2016;164(12):836-845. doi:10.7326/M16-0577.